Bu dikkat çekici bir tespit, “İslam devleti Hz. Ebubekir (RA) ile başlar”, bunu biraz açar mısınız lütfen.
Siyasal anlamda devletin şekillenişi Hilafet ile başlar bu manada, çünkü Risalet artık kalkmıştır dolayısıyla din tamamlanmıştır. Yani Allah Resulü’nün irtihaline kadar şu hadise meşhurdur bilirsiniz. Veda Hutbesi’nde dinin tamamlandığını ima eden Ayeti Kerime iniyor, o zamana kadar ne gelecek bilmek mümkün değil çünkü vahiy devam ediyor, din tamamlanmış değil, hayatın inşası bitmiş değil, o dönemde İslam Devletinden bahsettiğinizde o da tamamlanmış değil, çünkü din tamamlanmış değil. Hiçbir şey henüz bitmemiştir. Allah Resulü’nün Devr-i Saadetlerindeki sürecin adı inşa sürecidir. Her şey inşa ediliyor, hayat inşa ediliyor insan inşa ediliyor, devlet inşa ediliyor, ticaret inşa ediliyor, idare inşa ediliyor, savaş inşa ediliyor, hukuk her şey inşa ediliyor. Bitmiş değil son tuğla konulmamış onun için ismi nedir bunun, inşa süreci, bitireceksiniz, ismini öyle koyacaksınız. İlk İslam Devleti modellemesi bu manada Hz. Ebu Bekir’den başlar dememin sebebi bu, çünkü orada dinin inşası bitmiştir. Artık süreç tamamlandığı için tabi olmak var, her şey yerli yerine oturmuştur kurallar, ölçüler, mizan yerli yerinde, her şey yerli yerinde, Hz Ebu Bekir din vaaz etmiyor, çünkü vahiy gelmiyor, böyle bir şey yok, ne var ittiba edeceksiniz, itaat edeceksiniz, tatbik edeceksiniz. Onun için çerçeve belirlendiğinden dolayı İslam devlet modellemesi Hz Ebu Bekir ile başlar.
İlk devlet başkanı bu anlamda Hz Ebu Bekir’dir. Oradaki nispet ediş önemli, devlet başkanı seçiyorsunuz ama “neye” devlet başkanı seçiyorsunuz, nasıl bir şeye devlet başkanı seçiyorsunuz? Nispet ediyorsunuz. Nedir o nispet, Allah Resulü’ne nispet, onun adı ne (nispetin adı ne) onun Halife’si, nispetimiz bu. HİLAFET, DÖRT HALİFE VE DEVLET İDARESİ-3-HİLAFET-2- yazısına devam et