Yezid bunu yapabilecek karakterde biri.
Yaptı zaten, o zaman da bunu söylemiş olabilir. Yezid o talimatı vermişse eğer, Vali o emre itaat etmiyor, bunu biliyoruz. Yezid’in öyle bir talimatı bulunmasa bile, vali adam olmasa, zapt altına alır. Öldürmese bile zapt altına alır, öyle bir şey yapmıyor. Vali böyle bir densizlik, dengesizlik yapsaydı muhtemelen facia Medine’de yaşanacaktı. Vali herhangi bir müdahalede bulunmuyor, Hz. Hüseyin de (RA) biat etmiyor, biat etmeyince aile efradıyla beraber Mekke’ye geçiyor.
Medine’den neden ayrılıyor?
Medine’de kendini emniyette hissetmiyor, burası çok önemli bir noktadır. Hz. Hüseyin’in (RA) Medine’de, Hz. Resulullah Aleyhisselatü Vesselam Efendimizin yanı başında, onun bastığı topraklarda kendini emniyette hissetmemesi, işin ne kadar şirazesinden çıktığını gösteriyor. Ehl-i Beyt Medine’de yaşayamazsa nerede yaşar? Neticede Mekke’ye gidiyor. HİLAFET, DÖRT HALİFE VE DEVLET İDARESİ-47-HZ. HÜSEYİN(RA)-5- yazısına devam et