FETHULLAH GÜLEN’İN FİKİR HİLESİ-10-MÜCEDDİT VE MİSTİK ŞAHSİYET
Ruhban sınıfı ve dinin temsilciliği meselesi birbirine karıştırılmakta, din adına söz söyleme salahiyeti ruhbanlık olarak anlaşılmakta, ruhbanlığın olmaması ise tam bir serkeşlik ve temsilsizlik olarak kabul edilmektedir. İslam’da ruhbanlık ve ruhban sınıfı yoktur, doğru ama bununla beraber dini temsil salahiyetine sahip insanlar vardır, olmalıdır. Aksi takdirde doğru anlayışı takip ve muhafaza etmekte arızalar yaşanacağı gibi, vahdetin temin ve devamı da kabil olmuyor.
Ruhbanlık, dinin esaslarıyla ilgili karar verebilen, dinin esaslarını değiştirme yetkisine sahip, mesela “haram ve helal” tayininde bulunabilen kişilerdir. Dinin esaslarıyla ilgili karar verme yetkisi, “din inşası” anlamına gelir. İslam, ikmal edilmiştir ve dinin tamamiyetine dair eksik veya fazla bir harf bile yoktur, Müslümanın ilk vazifesi de önceki nesillerden emanet olarak teslim aldığı dini “olduğu gibi” muhafaza etmektir.
Okumaya devam et